5 Mart 2010 Cuma

Cin Ali



Onunla minik bir çocukken henüz hayatı anlamaya çalışırken tanıştık. Şeker portakalı ya da küçük prensten bile önce okuduğum kitaptı cin ali. Okumayı benim gibi bi çırpıda sökenler için çok sevilen ancak sökemeyenler için işkence tanımının karşısında yerını almıştır bu sevimli kitaplar serisi. Cin ali adının aksine hiç cin değik tam tersi gayet saygılı bi çocukcağızdır, başından şapkasını hiç çıkarmadan okuma-yazma öğrenmeme direkt tanık olmuştur. Bu tatlı çöp adam kendini bana öyle bi sevdirdi ki ailesi, arkadaşları hepsi bi anda minik dünyama konuk olan ilk roman kahramanımdı, hatta sadece roman kahramanı olmakla kalmayıp, en sağdık arkadaşlarımdandı bir zamanlar kendileri.
İlk kitaplarımdandı çünkü cin ali serisi ne severdim ama, okumayı yeni öğrendiğimde elimden düşürmezdim, saçmaydı ama güzellerdi. Bir sürü kitabı vardı bende tatlı da bişiydi komikti de. Çöp adamın ismiydi cin ali, zayıftı, cılızdı ama çok tatlıydı. Cin aliyi sevmeyende yoktur heralde. Geçenlerde oyuncak müzesindeydim. İçeriye girer girmez gözüme ilişti cin ali kitapları. O an istem dışı gözlerim doldu, eskiyi anımsadım. Özlediğimi fark ettim. Küçükken her kitabında birlikte çeşitli maceralara atıldığımız minik çöp adam bu gün gözlerimin dolmasına neden oldu. Hem şaşkınlıktan, hem de mutluluktan. Özlemişim eşşek sıpasını. Ah cin ali ahhh. Neyse işte yine duygulandım birşekilde napiyim ama?
Fazla söze gerek yoook! Daha okumayı yeni sökmüşüz ilkokulda ve Cin Ali serisi elimizin elinin altında… Her vakit bulduğumuzda baştan okuyoruz… Okumamızı geliştiriyoruz hey gidi ne günlerdi değil mi?
Seviyorum seni cin ali. İyi ki vardın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder