3 Ocak 2011 Pazartesi

Tek yön bileti...

Hayatta en çok yapmak istediğim şeylerden biri, günün birinde yanımda beni sıkmayacak herhangi biri ile havaalanına gidip, elimizde sadece pasaportlarımız ve cebimizdekilerle uçağa binip gitmek; nereye gittiğini bilmeden..


Biraz fazla özgür olmak bu, ama çok da istediğim bir şey.


Özgürlüğüme düşkünüm, ama fazla korkağım.. 
Her ne kadar ben çok cesurum desem de ya da kendimi öyle göstermeye çalışsam da çok şeyden korkarım ben. yalnızlıktan, hastalıktan, sevdiklerimi kaybetmekten, yolumu kaybetmekten vs..

Bilinmeyeni sevmem, ama çok cezp eder beni.

Acaba bu yüzden midir, bilinmeyenleri bilme istediğim, görmediğim bilmediğim yerlere tek yön biletiyle gitmek istemem? 

Gittiğimiz yerden aldığımız diğer tek yön biletiyle başka bilinmeyen ülkeye yolculuk etmek..


Düşünün bir ya. 
Buradan biniyorsunuz uçağa, hoop hiç bilmediğiniz bir ülkeye, oradan atlıyorsunuz bir tekneye, yine bilmediğiniz başka bir yere, ayağınızı toprağa bastınız an sizi bir araba karşılıyor yine bilinmeyene, oradan yine uçak yolculuğu, belki sonra tren, yine tekne, yine araba, gemi, uçak, vs. vs. vs..


Sizce de rüya gibi değil mi?


Sürekli bir yerlere, yeni yerlere.


Keşke her günüm böyle ilerlese, evimize sadece mola için uğrasak.
Gezsek, gezsek, gezsek.. hep gezsek, bilmediğimiz yerleri keşfetsek, görsek her yeri, bilsek tüm dünyayı. 

Ne kadar harika değil mi?


Siz de ister miydiniz? 

Tek yöne biletiyle, buradan gitmek nereye gittiğini bilmeden, otel rezervasyonu yapmadan, kendini garantiye almadan sadece cebindekiyle..
Ben isterdim hem de çok isterdim. 

Sadece ülkeyi görmediğim yeri görmek değil, insanlarıyla tanışmak, kültürlerini öğrenmek.


Ahh işte benim hayalim. 
Ha gerçek olur mu bilmem -ki gerçek olma ihtimali yok gibi bir şey. 
Ama hayat bu, yarının ne getireceğini kimse bilemez, değil mi?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder