20 Aralık 2010 Pazartesi

Tiyatro boğaziçi..


Onları izleme fırsatı bulabildiğim için ciddi şanslıyım ben. Ya da Burak arkadaşım olduğu için falan. Sanırım ilk 2007 de izleme fırsatı bulmuştum onları, hayran kalmıştım hepsine. “Tiyatro Boğaziçi”



Geçen yıl her ne kadar istesem de hiç fırsatım olmadı gidip izlemeye.

Ama bu yıl acısını çıkardım. “ Moliere Efendi” ve “Selam Sana Shakspeare” iki oyunu da izledim. Tek kelimeyle muhteşemler.

En büyük tutkularımdandır zaten tiyatro. Bayılırım kendimi oyunun içine sokmaya, bende onlarla sahnedeymişim gibi hayal etmeye, o atmosfere dahil etmeye, o karakterlere bürünmeye.. Sanırım tiyatronun büyüsü de bu.

Ee bi de sahnedeki arkadaşın olunca izlemek ayrı bi güzel tabi. Gurur duyuyor insan, hoşuna gidiyor, mutlu oluyor. 



Moliere’i ilk Boğaziçinde izlemiştim, Shakspeare’i de Afife Jale de sanırım. Moliere bizim okulda da oynadı sonra, 2. kez sıkılmadan izledim. Hatta 3.’yü bile izleyebilirim. Abartı değil, o kadar iyiler. Çok çok iyiler.



Azıcık oyunlardan da bahsedeyim.

2 oyununda temposu muhteşem bir kere, gözünü kırpmadan izliyorsun, güldürücü, düşündürücü ve çok sürükleyici.. Oyuncuların enerjisi hiç bitmiyor, mest oluyorsun onları izlerken. Hayran gözlerle bakıyorsun hepsine. Aralarındaki iletişimde muhteşem, hiçbir kopukluk yok. İnanılmaz uyumlu hepsi. Ve zaman zaman bizlerin gözlerinin içine bakarak konuşmaları da çok etkileyiciydi doğrusu. En azından ben çok etkilendim.



Biz okuldaki oyun sonunda tatlı oyuncularla da tanıştık, hepsi birbirinden güzel, ve iyi niyetli insanlar. Gözlerinin içi gülüyor hepsinin. Ben çok sevdim onları, sanki hepsi çok uzun yıllardır tanıdığım insanlar gibi, çok samimiler, çok doğallar. Çok ben gibiler, biz gibiler. Ama bi gerçek var ki; hepsi bizden çok çok yetenekliler. Haklarını yememek lazım.



Lafın kısası herkesin mutlaka izlemesi gereken oyunlar “ Moliere Efendi” ve “Selam Sana Shakspeare” ve hatta Tiyatro Boğaziçinin tüm oyunlarını izlemeli herkes, takip etmeli. Bilmeli herkes bu yetenekleri, tanışmalı mutlaka.



Ciddi anlamda çok yetenekli olanlar var aralarında ve bu yetenekler kaybolup gitmemeli. Etrafta başarıyı o kadar hak etmeyen insanlar alkışlanırken, bu kadar hak edenler gümbürtüye gitmemeli. Bir şekilde fark edilmeli. 


 Oyunların detayına çok fazla girmek istemiyorum, belki bu yazıyı okuyan birkaç kişi merak eder ve izlemek ister. -ki böyle birşey olursa ben çok mutlu olurum. o yüzden sürpriz olsun. Ama olurda merak edip izleyen olursa, hem bu zamana kadar izlememiş olduğu için kendine kızacak, hemde bana onun bu güzel oyunlarla tanışmasında bir parça da olsa katkım olduğu için teşekkür edecek. biliyorum :) 

Sadece 1 video buldum oyunla ilgili,buradan bakabilirsiniz.



Bunlarda tatlı oyuncularımız, büyük yeteneklerimiz. 






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder